Sezen Aksu'dan Ahmet Kaya'ya Nilüfer'den Zülfü Livaneli'ye Leman Sam'dan İbrahim Tatlıses'e kadar geçtiğimiz günlerde vefat eden merhum Volkan Konak'ın da aralarında olduğu birçok sanatçının seslendirdiği besteler ile milyonlara ulaştı eserleri. Sabahattin Ali'nin bestelenmiş şiirleri arasında şu eserler yer alır;
“Göklerde Kartal Gibiydim, Leylim Ley, Eşkiya Dünyaya Hükümdar Olmaz, Dağlardır, Geçmiyor Günler, Aldırma Gönül, Kara Yazı, Çocuklar Gibi, Vurgunum, Melankoli.”
25 Şubat 1907’de Bulgaristan Eğiridere’de doğan Sabahattin Ali’nin yolu 2 Nisan 1948’de Kırklareli’nde bir ihanet ile son buldu. Bugün Sabahattin Ali’nin aramızdan ayrılışının 77. yıldönümü. Günümüze eserleri ile uzanan Sabahattin Ali’yi Babaeski Kitapevi İşletmecisi Engin Gülbardak’a sorduk. Kitaplarını raflarında bulunduran Gülbardak, Sabahattin Ali’nin çeşitli illerde öğretmenlik yaptığını belirtti. Gülbardak, “O dönemin koşullarında görüşleri o günkü iktidarın ya da o yörenin siyasetine ters gelmiş. Çünkü insanlar ile ilgili yaşanmışlıkları anlatıyor. Örneğin Adana'da Kuyucaklı Yusuf'u yazarken oradaki yaşantıyı anlatmış aslında. Ama öyle bir tepki görmüş ki çünkü herkes biliyormuş neyin ne olduğunu. Herkes üstüne alınmış o hikayeyi. Ondan sonra da solculukla suçlamaya başlamışlar. Oradan da sürgün edilmiş, davalar görülmüş, cezalar almış, çeşitli cezaevlerinde yatmış” ifadelerini dile getirdi.
İhanet Dost Elinden Geldi
Cezaevinde tanıştığı bir arkadaşının elinden ihanet gördüğünü ifade eden Gülbardak, “Cezaevinde tanıştığı birisi tekrar hapishane hayatına dayanamayacağını söylüyor. Çıktıktan sonra kendisini bulmasını söylüyor o kişi ve Ali'yi kaçıracağını söylüyor. Yurt dışına kaçmasına yardımcı olsun diye buluyor o kişiyi ama o kişi onu Karagümrük'te bir berber ile tanıştırıyor. Berberin ilişkisiyle birini buluyor. O da onu Kırklareli'ne getiriyor. Hava kararınca karşı tarafa geçeceği üzerine ve geçince not yazarak haber vereceği hususunda anlaşıyorlar” sözlerini dile getirdi.
“Hala Mezarının Yeri Belli Değil”
Sabahattin Ali ile ilgili birçok söylentinin de bulunduğunu ifade eden Gülbardak, “Onun ünlü bir kalemi var. Sabahattin Ali yeşil dolma kalem kullanıyor. O kalem ile ben karşı tarafa geçiyorum diye not yazıyor. Orada geceyi beklerken, o kişi gelip onun kafasına vurup öldürüyor. Kırklareli'nde sorguya alındığı, işkencelerden geçtiği de işkencede hayatını kaybettiği sonra oraya götürüldüğü rivayeti de var. Ama cesedi de bulunamıyor. Hala da mezarının yeri belli değil” şeklinde konuştu.
