Kırklareli Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği bölümünden Dr. Öğr. Üyesi Kadir Kılınç, İstanbul Silivri depremi ve depremde güvenli binalar hakkında Alternatif Gazetesi’ne açıklamalarda bulundu.
Kılınç yaptığı değerlendirmede; “İnsanlarda deprem bilincinin oluşması büyük bir önem taşımaktadır. Afet öncesi ve sonrası yapı hareketliliği izleme büyük önem verilmesi gereken bir husus olarak karşımıza çıkmaktadır. Yapı hareketliliği izleme sistemi afet öncesi ve sonrası yapıda risk ve tehlike tespiti için kullanılabilmektedir” ifadelerine yer verdi.
Kılınç açıklamasında şunları kaydetti;
“23 Nisan 2025 tarihinde saat 12:13’te 4.0 büyüklüğünde, saat 12:49’da 6.2 büyüklüğünde merkez üssü İstanbul Silivri açıklarında kıyıya 27 km uzaklıkta depremler meydana geldi. 6.2 büyüklüğünde deprem deniz tabanından 13.1 km derinlikte meydana geldi. Bu deprem İstanbul başta olmak üzere çevre illerde de hissedilmiş, herhangi bir can kaybı yaşanmamıştır.
Deprem ne yazık ki ülkemizin bir gerçeği olarak karşımıza çıkmaktadır. Burada önemli olan husus bilimin ışığında tüm gerekli önlemleri almak olacaktır. Şehirlerimiz depreme dirençli şehirler haline acilen getirilmelidir. Yapıları depreme hazırlıklı hale getirebilmek için basitleştirilmiş güçlendirme yönetmeliğinin hazırlanması büyük önem taşımaktadır. Bina türü yapılarda güçlendirme hedefi yapıların şiddetli depremlerde binaların hasar görmemesi değil yıkılmayarak can güvenliğinin sağlanmasıdır. Deprem riski taşıyan bölgelerde yaşayan vatandaşlarımız yapılarının deprem performanslarını mutlaka araştırmalıdır. Binalarda deprem testi yaptırma zorunluluğu mutlaka getirilmelidir.
İnsanlarda deprem bilincinin oluşması da büyük bir önem taşımaktadır. Afet öncesi ve sonrası yapı hareketliliği izleme büyük önem verilmesi gereken bir husus olarak karşımıza çıkmaktadır. Yapı hareketliliği izleme sistemi afet öncesi ve sonrası yapıda risk ve tehlike tespiti için kullanılabilmektedir. Yapı hareketliliği izleme, yapıların davranışlarını ve yapısal bütünlüklerini sürekli olarak izleyen ve değerlendiren bir karar destek sistemidir. Bu sistem genellikle sensörler, veri toplama cihazları ve veri analizi yazılımlarıyla entegre bir şekilde çalışmaktadır. Bu sayede yapıların herhangi bir anormallik veya potansiyel sorun belirtisi gösterdiği durumlarda erken uyarılar sağlanabilmektedir ve gerekli önlemler alınabilmektedir. Bu sistem seyyar bir sistem olarak ön plana çıkmaktadır. Sistem sahada 10-15 dakika gibi oldukça kısa bir sürede kurulabilmektedir. Yapı hareketliliği izleme sisteminde veri toplanabilmektedir. Bu sistem yapıya 150 metreye kadar uzaklıktan hassas bir şekilde risk hareketliliğini belirleyebilmektedir. Aynı zamanda yapıların eğim ve hareketi kablosuz olarak takip edilebilmektedir. Sonuç olarak can ve mal kaybını en aza indirmek amaçlanmaktadır.
Sistem afet öncesi veya sonrasında olay yerine çok kısa sürede sisteme geçirilerek, sahada herhangi bir enerjiye gerek kalmadan direkt ölçümlere başlayarak sahanın risk durumunu paylaşabilmektedir. Sistem enerji ihtiyacı olmadan güneş enerjisi ile çalışabilmektedir. Ayrıca sistem kamera ile takip edilmektedir. Sistemde kamera devreye girmekte olup ortaya çıkan görüntü merkeze gönderilebilmektedir. Yapıdaki deformasyonların veya oturmaların özellikle yapının kendisinde veya yakın çevresinde inşaat çalışmaları sırasında önemli bir güvenlik tehlikesi oluşturduğu vurgulanabilir. Bu sistem sayesinde şehir içinde ulaşımın en önemli parçası olan metro ve hafif raylı sistemlerde ulaşım hattının kapalı tünel ve de yeryüzünde devam eden hatlarda oluşabilecek risk ve tehlikeli alanlar 24 saat aralıksız olarak takip edilebilmektedir. Bu sayede ulaşım hattının öncelikle can ve mal güvenliği tehlike oluşmadan çok daha önce önlem alınarak korunmasının sağlanabilmesi mümkün olabilmektedir. Bu sistemde yapısal kusurları ve çatlakları izlemek için çatlak sensörleri kullanılmaktadır. Sonuç olarak yapının risk hareketliliği anlık olarak takip edilebilmektedir. Sonuç olarak acilen afet alanı ve yapı hareketlilik izleme sistemleri yaygınlaştırılmalıdır. Bu sistemler mm’nin altında yapı hareketliliği ve kaymaları anlık olarak haber verebilmektedir.
Deprem bilincinin hayati bir önem taşıdığı tüm vatandaşlarımız tarafından dikkate alınmalıdır.”
