5 Eylül 2023 tarihinde Kırklareli'nin Demirköy ilçesine bağlı İğneada beldesinde, Sisli Vadi olarak bilinen bölgede bir sel felaketi meydana gelmiş, söz konusu alanda bulunan ve ruhsatsız işletildiği tespit edilen, özel işletme vasfındaki kamp alanında 6 kişi yaşamını yitirmişti.
Sisli Vadi'deki bungalov evlerin bulunduğu bölgede yaşanan sel felaketine ilişkin soruşturma kapsamında dün hayatını kaybedenlerin yakınları Kırklareli Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturmanın genişletilmesini talep ettiler.
Kırklareli Barosu’nda yapılan basın açıklamasında Baro Başkanı Turgay Hınız bu konuda yürütülen hukuk mücadelesinin sonuna kadar takipçisini olacaklarını belirtti.
Selde hayatını kaybedenlerin yakınları Safiye Yaşa ve Hüseyin Duman ile müşteki avukatları soruşturmanın genişletilmesi amacıyla Kırklareli Cumhuriyet Başsavcılığına dilekçeyle başvurduklarını kaydettiler.
Avukat Mehtap Kaya yaptığı açıklamada; “Bilindiği üzere 5 Eylül tarihinde bölgemizde bir sel felaketi meydana gelmiştir. Söz konusu felakette 6 vatandaşımız elim bir şekilde yaşamdan koparılmıştır. Bu vefatların nedenini bir doğal afet ile ilişkilendirmek mümkün değildir. Nitekim Kırklareli Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen bir soruşturma mevcuttur. Yapılan soruşturma kapsamında birbirini takip eden ihmallerin olduğu tespit edilmiştir. Savcılık soruşturmayı son derece titizlikle yürütmektedir. Zaten bu kapsamda 3 kişi tutuklandı, 2 kişi de adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Yargılanmaları da devam etmektedir.
Sisli Vadi adı altındaki bu yer bir dere yatağıdır. Birinci derece tarım arazisi olan bu bölgeye bilinçsiz bir şekilde yapılan ve maalesef kamunun da ihmallerinin söz konusu olduğu bu ekoturizm adı altındaki girişim sonunda 6 vatandaşımız hayattan koparılmıştır.
Kamu yararı denilerek buraya bir turizm işletmesi yapılması karar alınmış. Biz mağdur vekilleri olarak bu olayda ihmalleri olan herkesin, hem vatandaşların hem de kamu kurumlarının olaya dahil edilip, soruşturmansın genişletilmesi için elimizden geleni yapacağız” dedi.
Selde kızını ve damadını kaybeden Safiye Yaşa ise gözyaşlarıyla yaptığı açıklamada şunları söyledi; “Söz konusu alan dere yatağıdır. Burası yapılan çalışmalarla değiştirilmiştir. Bizler savcılığa verdiğimiz dilekçede buranın dere yatağı olduğunun tespit edilmesini istedik. Bilinçli olarak bu tesis dere yatağına yapıldığı için biz sevdiklerimizi kaybettik. Biz selden kaybettiğimize inanmıyoruz yakınlarımızı. Tesis ruhsatsız ve yıkım kararı olmasına rağmen onay verilmiş. Kimsenin korunmasını istemiyoruz. Organize suç işlenmesinden yargılanmalarını talep ediyoruz. Çünkü benim evladım geri gelmeyecek, bizim yakınlarımız geri gelmeyecek. Biz 'taksirle adam öldürme' suçundan yargılanmalarına razı değiliz. Bu süreçte kesinlikle ağır kusur olarak kasten adam öldürmekten yargılanmalarını ve ceza almalarını istiyoruz."
Sel felaketinde kendisinin ve kızının yaralandığı, eşinin ise hayatını kaybettiğini belirten Hüseyin Duman ise o gün yaşananları anlattı. Sabah uyandığında derenin taştığını gördüğünü ifade eden Duman, hemen yan taraftaki bungalova giderek diğer vatandaşları uyandırdığını söyledi. Evin 3 dakikada su içinde kaldığını kaydeden Duman, birkaç saat yüzerek kendi imkânlarıyla kurtulduğunu belirtti. (Ferdi Kurtbayram)
