Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ'da arpa ve buğday hasat sezonunun başladığı son 1 ayda yaklaşık 3 bin (300 futbol sahası) dekar ekili alan yandı.
Hasat esnasında biçerdöverlerin keskin bıçaklarının yerdeki taşlara sürtmesi sebebiyle ortaya çıkan kıvılcımlar, elektrik hatlarında meydana gelen arızalardan kaynaklı durumlar, yol kenarlarına izmarit ve cam şişe atılması gibi nedenlere bağlı çıkan yangınlar üreticilerin bir yıllık emeğini kül ediyor.
Türkiye'nin önemli hububat üretim merkezlerinden Trakya'da son dönemde aşırı sıcakların da etkisiyle her gün farklı noktalarda yangın çıkıyor.
Edirne'de son 1 ayda yaklaşık 1200 dekar hasat edilmemiş hububat ekili alan yangınlardan etkilenirken Tekirdağ'da 1600 dekar, Kırklareli'nde de 165 dekarlık alan zarar gördü. Yaklaşık 600 dönüm anız alanı da yangınlardan etkilendi.
Tarım ve Orman Müdürlükleri ile çiftçi kuruluşları üreticileri dikkatli olmaları yönünde uyarıyor.
Biçerdöverlerde yangın söndürme tüpleri ve hasat alanına yakın bölgelerde dolu su tankerlerinin bulundurulması olası yangınlara ilk müdahalenin yapılması açısından büyük önem taşıyor.
"Arabayla giderken cam şişe ve izmarit atanlar yangınlara neden oluyor"
Edirne Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Arabacı, AA muhabirine, yangınlar nedeniyle üreticilerin emeklerinin heba olduğunu söyledi.
Yangınların çoğunlukla insan kaynaklı hatalardan meydana geldiğini belirten Arabacı, şunları kaydetti:
"Maalesef arabayla yoldan giderken cam şişe ve izmarit atanlar yangınlara neden oluyor. Üreticilerimiz vermiş oldukları emekleri toplama dönemindeler. Bu dönemlerde vatandaşlarımız dikkatli olursa yangınların biraz daha önüne geçeriz. Vatandaşlar yangın çıkaracak malzemeleri ve çöplerini doğaya değil, bir poşete koyup çöpe atsınlar. Yangın olduğunda hem üreticilerimizin hem de ülkemizin ekonomisi etkileniyor. Hasat yaparken kullandığımız makineler de yangına neden olabiliyor, bu konuda üreticilerimiz dikkatli olmalı ve araçlarında yangın tüpleri bulundurmalı."
"Tarım topraklarının önemli bir kısmı anız yangınlarıyla yok oluyor"
TEMA Vakfı Edirne Temsilcisi Şirin Çoğal da yangınların topraktaki canlıların ölmesine neden olduğunu vurguladı.
Doğanın ve çevrenin korunması gerektiğini ifade eden Çoğal, özellikle anız yangınlarının önüne geçilmesi gerektiğini dile getirdi.
Anız yakmanın çevreye, topraklara, ormanlara, su varlığına, biyolojik çeşitliliğe ve ekonomiye büyük zarar verdiğini anlatan Çoğal, "Anızın yakılması sırasında toprakta yaşayan, toprağı havalandıran, verimli kılan milyonlarca canlı mikroorganizma yok oluyor. Çocuklarımıza bırakacağımız geleceğin mirası olan tarım topraklarının önemli bir kısmı anız yangınlarıyla yok oluyor." diye konuştu.
Çoğal, tarım arazilerinin ve ormanların korunması için denetimlerin ve yangınlara neden olan kişilere uygulanan cezaların artırılması gerektiğini ifade etti.
"Havaların ısınmasıyla uyarılarımıza başladık"
Kırklareli Tarım ve Orman Müdürü Gökhan Karaca, havaların ısınmasıyla anız ve tarım alanlarında yangınların arttığını gözlemlediğini söyledi.
Yangınların büyük bir bölümünün insan kaynaklı olduğunu vurgulayan Karaca, vatandaşların duyarlı olmasını istedi. Karaca, çiftçinin bir yıllık emeğinin karşılığının dikkatsizlik nedeniyle yok olmaması gerektiğini dile getirdi.
Tekirdağ Ziraat Odası Başkanı İmdat Saygı da havaların ısınmasıyla birlikte çiftçilere uyarılarda bulunduklarını söyledi.
Çiftçileri olası bir yangın esnasında müdahalede bulunabilmeleri için su depolarını dolu tutmaları konusunda bilgilendirdiklerini aktaran Saygı, havaların ısınmasıyla özellikle hasat yapan çiftçilerin daha dikkatli olmaları gerektiğini kaydetti.
Saygı ayrıca çiftçilerden hasat esnasında olası bir yangına ilk müdahalede bulunabilmeleri için gerekli ekipman ve malzemelerini yanlarında bulundurmalarını istedi.