Kadınlar kışlık için tedarik ettikleri malzemeleri hazırlarken, diğer yandan evin erkekleri de peçka veya iki briket arasında odunları ateşe vererek eşlerine yardımcı oluyorlar. Genellikle imece usulü kışlık gıda malzemesi hazırlayan kadınlar, büyüklerinden gördükleri geleneksel usullerle kuyumcu hassasiyetiyle her bir malzemeyi ölçüsüne göre yapmaya özen gösteriyor.
Biber ve domates salçası ondan sorulur
Köyde ‘’biber ve domates salçasını en lezzetli kim yapar?’’ diye sorulduğunda çoğunluk ev kadını Gülhan Tunçel’i gösterir. Sabahın ilk ışıklarıyla eşi Rafet ile salça yapımına başlayan Gülhan Tunçel, ‘’belki de bu işin lezzeti üzerimize güneş doğmadan başlamamamızdan geliyor’’ diye söze giriyor. 40 kilo kame biber ve 30 kilo domatesi salça yapmak üzere doğradıktan sonra odun ateşi üzerindeki kazana bırakarak pişirmeye başladıklarını ifade eden Gülhan Tunçel, ‘’2 saat kadar[NP1] kısık ateşte kaynatma işlemini sürdürüyoruz. Kazanın dibinin tutmaması içinde sürekli karıştırıyoruz. Ta ki biber ve domatesler kabuklarından ayrılmaya başlayana kadar. Malzeme bu kıvama geldiğinde kısa süre soğumaya bırakarak elekten geçirmek suretiyle pasosundan ayırarak tekrar kaynatmaya başlıyoruz. Bu esnada bir miktar zeytinyağı, tuz ve lezzetli olması içinde şeker ilave ediyoruz. İçindeki sıvı azalana ve salça kıvamına gelince ateşin üzerinden alarak cam kavanozlara kışın tüketmek üzere doldurarak işlemi tamamlıyoruz. Yaklaşık yarım kilodan 22 kavanoz salça elde ediyoruz’’ diye konuştu.
Bu arada Gülhan Tunçel, 10 kilo domates, 15 kilo biber, 2 kilo patlıcan, 1 kilo soğan, sarımsak ve zeytinyağdan kahvaltılıkta her yıl hazırladıklarını hatırlattı.
Erişte
Diğer bir ev hanımı Hatice Özer ise kışa tüketmek üzere erişte (makarna) yapımı için günler öncesinden hazırlık yapanlardan. Köyde yaşayan kadınların çoğunluğunun kış için erzak yaptıklarını ifade eden Özer, boş durmayan kırsal kesimdeki kadınların ürettikleriyle ev ekonomilerine katkıda bulunduklarını kaydetti. Nenelerinden, annelerinden gördükleri gibi üretmeye devam ettiklerini ve ömürlerinin sonuna kadar üreteceklerini vurgulayan Özer, ‘’yaptığımız eriştenin lezzetine ve yemesine doyum olmuyor’’ diye konuştu.
Lutenitsa yapımı
Öte yandan Edirne’nin Havsa İlçesine bağlı Cumhuriyet Mahallesi sakinlerinden 72 yaşındaki Nurcihan Kenar da, eşi Şaban ile kış mevsiminde tüketmek üzere kahvaltılık sos (lutenitsa) için kolları sıvayanlardan. Ailesi için kahvaltılık sosun kış ayında mutfaklarının olmazsa olmazları arasında olduğunu ifade eden Nurcihan Kenar, sos yapımı için 10’ar kilo domates ve kame biber, 5 kilo patlıcan aldıklarını hatırlattı. Biber ve patlıcanları odun ateşinde közleyerek işe başladıklarını anlatan Kenar, ‘’Daha sonra közlediğimiz biber ve patlıcanı soyuyoruz. Ardından biber, patlıcan ve domatesleri odun ateşinin üzerindeki bakır tavaya koyarak kısık ateşte yaklaşık 2 saat kadar kaynatıyoruz. Çıkarmaya yakında bir miktar zeytinyağı ve tuz ilave ederek ateşin üzerinden alarak, önceden hazırlamış olduğumuz cam kavanozlara doldurarak işlemi tamamlıyoruz. Her yıl kahvaltılığımızı ateş başında hazırlarken, (bu yıl son olsun bir daha yapmayalım) diyoruz. Ama bir yıl sonra sonbahara doğru yine kahvaltılık yapmaktan geri kalmıyoruz. Onsuz olmuyor’’ diye konuştu.