Bu yıl Altın Portakal Film Festivali’ne belgesel film gönderen Lüleburgazlı Yönetmen Engin Deniz Atlı, bitmeyen enerjisiyle üretmeye devam ediyor. Lüleburgaz’da dünyaya gelen ve üniversite eğitimine kadar Lüleburgaz’da yaşayan Engin Deniz Atlı; Lüleburgaz’da olduğu süre içerisinde birçok fanzin ve farklı yayının çıkması için çabaladı.
Lüleburgaz’da yaşadığı dönemde genç yaşında birçok fanzin ve farklı yayının çıkması için çalışma yapan Engin Deniz; bu süreçte aynı zamanda uzun süre bir ulusal gazete için gönüllü muhabirlik yaptı. Dergilerde ve gazetelerde çeşitli yazıları ve şiirleri yayınlandı.
Engin Deniz’e; Lüleburgaz’dan sonra yolunu nasıl çizdiği üzerine konuştuk.
Sevgili Engin Deniz; Lüleburgaz’da üniversiteye kadar olan öğrenim sürecinde edebiyat ve basın alanında değerli çalışmalar yaptın; sonrasında eğitimine nasıl devam ettin?
2021 yılında Müjdat Gezen Sanat Merkezi’nde Yaratıcı Yazarlık bölümünde eğitimime başladım. 3 yıl süren eğitim boyunca kapsamlı bir yazarlık eğitiminin dışında sinemaya dair dersler de aldım. Bunlardan biri Sema Fener hocamızın dersiydi. Bu dersler sonrasında film senaryosu ve yönetmenliğe eğilmeye başladım.
İlk film çalışman hangisiydi?
İlk yönetmenlik deneyimim olan “Yaşamanın Dışında” filmi de Sema hocama sunduğum ilk senaryomdu. Bu filmde sadece filmin yapımcısı değildi. Filmin tüm aşamalarında yer aldı ve süreçte öğretmeye devam etti. Bu filmin galasını Lüleburgaz’da Lüleburgaz Sinema Topluluğu’nun katkılarıyla gerçekleştirmiştik. Yaşamanın Dışında, Kasım ayında Santa Monica’da gerçekleşecek olan TheNewFest festivalinde yer alacak.
Kısa zaman önce bir belgesel filminin Altın Portakal’da gösterileceği haberini yapmıştık. Bununla ilgili neler söylemek istersin?
Trakyalı Amazonlar filminde de hem senaryoyu birlikte kaleme aldık hem de yine tüm çekimleri beraber gerçekleştirdik. Yine ortaya gerçek hikâyeleri anlattığımız, var olanı var olduğu gibi aktardığımız bir film çıktı. Trakyalı Amazonlar ile başladığımız bu uzun soluklu projede Trakya’da hem hepimizin canını yakan doğa katliamlarını, kontrolsüz ve kar odaklı endüstriyel dönüşümü hem de bunlara karşı verilen mücadeleleri anlatmak istiyoruz. Şimdi de serinin ilk filmiyle seyirciyle buluşmaya başlayacağımız için heyecanlıyız. Bu filmle birlikte bana kattıkları için Sema Fener başta olmak üzere, film sürecinde ve hayatımın her aşamasında destek olan Babam Cengiz Atlı’ya, 2 filmde de birlikte çalıştığımız görüntü yönetmenimiz Çapan Özçelik’e teşekkür ediyorum.”
