Türk milletinin, çok büyük bir mücadele sonucunda kazanmış olduğu, bağımsızlık savaşı sonrası kurulan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin her alanda gelişmesi, kalkınması ve medeni devletler seviyesine ulaşması için yapılan çalışmalarda, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Yurt Gezilerinin çok önemli bir yeri vardır.
Ülkenin dört bir yanını, doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine, karış karış gezmiş, toplam elli iki ili ziyaret etmiştir. Bu gezilerde halk ile yakın olmaya büyük özen göstermiş, halk ile içi içe gelerek onların sorunlarını dinlemiş, sorunlarının çözümleri için yardımcı olmuştur. Ülke genelinde yapılanlar ve yapılacaklar hakkında bilgiler vermiş, görüşlerini alarak çeşitli tespitlerde bulunmuştur. Ziyaret edilen birçok kurum ve kuruluştan yapılan çalışmalar hakkında bilgiler alınmış, eksiklikler tespit edilerek geleceğe yön verilmeye çalışılmıştır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, genelde yapılması planlanan yenilikleri yaptığı yurt gezilerinde açıklamış, halkı ikna ve motive edici bir yaklaşım içinde olmuştur.
Gazi Mustafa Kemal’in Kırklareliler İle İlk Buluşması
Gazi Mustafa Kemal ile Kırklarelilerin ilk buluşması, 15 Temmuz 1926 tarihinde gerçekleşmiştir. Kırklareli Valisi Kavalalı Sait Bey ve beraberindeki heyet Ankara’da Çankaya Köşkünde Gazi Mustafa Kemal ile bir araya gelmiştir.
İkinci buluşma ise, 2 Temmuz 1927 tarihinde İstanbul’da gerçekleşmiştir. Gazi Mustafa Kemal’in 1 Temmuz 1927 tarihinde İstanbul’a gelmesi ile Kırlareli’nden İstanbul’a gelen Kırklareli Valisi Ahmet Durmuş Bey ve beraberindeki heyet İstanbul’a gelmiş, Gazi Mustafa Kemal ile yapılan görüşme sonrasında Trakya Gezisi ilk kez gündeme gelmesine ve basının yoğun olarak üzerinde durmasına rağmen Trakya Gezisi maalesef o tarihlerde gerçekleşmemiştir.
Gazi Mustafa Kemal’in Kırklareli Ziyareti
Gazi Mustafa Kemal, 17 Kasım 1930 tarihinde başlayan, Kayseri, Sivas, Tokat, Amasya, Samsun ve Trabzon İllerini kapsayan yurt gezisi sonrasında 2 Aralık 1930 tarihinde İstanbul’a gelmiş ve 19 Aralık tarihine kadar İstanbul’da çeşitli incelemelerde bulunmuştur. Gazi Mustafa Kemal’in İstanbul’da geçirdiği bu süre içerisinde, Trakya’yı da ziyaret edeceği açıklanmıştır.
Gazi Mustafa Kemal’in Trakya Gezisi kapsamında, 20 Aralık 1930 tarihinde Kırklareli’ni ziyaret edeceğinin öğrenilmesi halk arasından büyük bir sevinç ve coşkuya neden olmuştur. Her ne kadar İçişleri Bakanı Şükrü Kaya tarafından Gazi Mustafa Kemal’in gittiği yurt gezilerinde karşılama törenleri düzenlenmesini istemediği; Halkı kendi ve doğal hayatı içinde görmek istediği bildirmiş ise de Kırklareli halkı günlerce bu konuyu konuştu ve hazırlıklar yaptı. Bugün Kırklareli Müzesi olarak kullanılan o dönem Belediye olarak hizmet veren binanın üst katında Gazi Mustafa Kemal’in kalması için bir oda ve banyo hazırlandı. Şehri büyük bir heyecan sarmış ve beklenen gün gelmiş idi.
Gazi Mustafa Kemal’in İstanbul’dan Hareketi
19 Aralık 1930 Cuma akşamı saat dokuzu on geçe Dolmabahçe Sarayından ayrılan Gazi Mustafa Kemal ve beraberindekiler on dakika sonra Sirkeci Garına teşrif ettiler. Beraberinde kız kardeşi Makbule (Atadan) Hanım, Afet Hanım (İnan), İçişleri Bakanı Şükrü Bey (Kaya), Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Tevfik (Bıyıkoğlu) Bey, Milletvekillerinden Recep (Peker), Hasan Bey (Cavit), Recep Zühtü, Salih (Bozok), Kılıç Ali, Ruşen Eşref Bey (Ünaydın), Reşit Galip Beylerle, Birinci Ordu Müfettişi Ali Sait Paşa, Baş Yaver Rüsuhi Bey ve vekaletleri müşavir ve müfettişleri bulunuyordu. Tren saat 21.40’ta halkın büyük tezahüratı arasında hareket etti.
Çatalca Garında kısa bir süre durarak halka seslenen Gazi Mustafa Kemal’i Muratlı Garında Tekirdağ Valisi ve Belediye Başkanı, Kırklareli Milletvekilleri Fuat (Umay) Bey ve Şevket (Ödül) Bey ile diğer Resmi erkan karşıladı.
Gazi Mustafa Kemal’in Alpullu’ya Gelişi
Tren 20 Aralık 1930 Cumartesi sabahı Babaeski İlçemize bağlı Alpullu Beldesine geldi. Kendilerini eski İktisat Bakanlarından Şakir Kesebir, Kırklareli Milletvekilleri Fuat Bey ve Şevket Bey, Kırklareli Valisi Mustafa Arif Bey ve Belediye Başkanı Şevket Bey karşıladı.
Trende bir kısa süre dinlenen Gazi Mustafa Kemal ve beraberindekiler, 26 Kasım 1926 tarihinde işletmeye açılan ülkemizin ilk şeker fabrikası olan Alpullu Şeker Fabrikasını ziyaret ettiler.
Şeker ithalatının bitirilmesi amacıyla, ülkenin dört bir yanında şeker fabrikaları kurulması için, gerekli çalışmaların yapılmasını ısrarla isteyen Gazi Mustafa Kemal, tam kapasite çalışmakta olan fabrikayı ziyaret etmeyi ve faaliyetini bizzat yerinde görmeyi çok istemiş ve bu yüzden Trakya Gezisinin ilk durağı Alpullu Şeker Fabrikası olmuştur.
Gazi Mustafa Kemal’i Alpullu Şeker Fabrikası girişinde aynı zamanda makine mühendisi olan fabrikanın kurucu müdürü Herman Gutherz karşılayarak şeker fabrikası hakkında bilgiler vermiştir.
Fabrika hakkında bilgiler alan Gazi Mustafa Kemal ve beraberindekiler az ileride bekleyen çalışanları selamladıktan sonra şeker fabrikasını gezerek incelenmelerde bulunmuşlardır.
Gazi Mustafa Kemal fabrika gezisinden çok memnun kalmış ve ziyaretin ardından Alpullu Şeker Fabrikası anı defterinde şu ifadelere yer vermiştir.
“Alpullu Şeker Fabrikası'nı gezdim. Gördüğüm vaziyetten çok memnun kaldım. Müessesenin daha tevsii etmesini ve şimdiye kadar olduğundan fazla muvaffak olmasını dilerim. Memleketimizin her müsait mıntıkasında şeker fabrikalarının çoğalması ve bu suretle memleketin şeker ihtiyacının temini mühim hedeflerimiz arasında tanınmalıdır.”
Gazi Mustafa Kemal
Alpullu Şeker Fabrikasındaki incelemelerini tamamlayan Gazi Mustafa Kemal ve beraberindekiler, fabrika bahçesi içerisinde bulunan Ergene Köşküne geçtiler. Burada bir süre dinlendikten sonra öğle yemeğini yedikten sonra ayrılan Gazi Mustafa Kemal ve beraberindekiler öğlen saatlerinde Alpullu’dan ayrılmak üzere gar binasına geçtiler. Saat 12.30’da da trenle Kırklareli’ne hareket ettiler.
Alpullu Şeker Fabrikası bahçesinde bulunan Ergene Köşkü bugün, Atatürk Müzesi olarak kullanılmaktadır. Gazi Mustafa Kemal’in el yazısının da yer aldığı anı defteri başta olmak üzere ziyaret sırasında kullanılan birçok eşya ile fabrika geçmişinde kullanılan birçok araç ve gerecin yer aldığı müze, yakın tarihimize ışık tutmakta ziyaretçilerini beklemektedir.
Gazi Mustafa Kemal’in Kırklareli’ne Gelişi
Alpullu’dan saat 12.30’da trenle ayrılan Gazi Mustafa Kemal ve beraberindekiler güzergah boyunca çeşitli istasyonlarda bekleyenleri selamlayarak saat 15.30’da Kırklareli Garına teşrif ettiler. Havanın çok soğuk olmasına rağmen sabahtan itibaren istasyon ve çevresinde toplanan binlerce Kırklarelili Önderlerini coşkuyla karşıladı.
Gazi Mustafa Kemal trenden inerek kendisini karşılayan Kırklareli İkinci Süvari Tümen Komutanı Mürsel (Bakü) Paşa ve diğer askeri heyetin ellerini sıkarak gar binasına doğru hareket etti.
Mürsel Paşa, Birinci Dünya Savaşı’nda 5.nci Kafkas Piyade Tümen Komutanı olarak Kafkas İslam Ordusu Kumandanı Nuri Paşa ile birlikte Kafkas Cephesinde destanlar yazmış, Bakü’yü Ermeni Taşnaklar ve Bolşeviklerden kurtarmış, Birinci Dünya Savaşı'nın bitiminde İngilizler tarafından tutuklanarak Malta’ya sürülmüş, serbest bırakıldığında Anadolu’ya geçerek Milli Mücadeleye katılmış, Büyük Taarruzda en ön saflarda görev almış, Birinci Süvari Tümenin başında 9 Eylül 1922’de İzmir’e ilk giren orduların başında bulunmuş, İzmir Hükümet Konağına Türk Bayrağının çekilmesine önderlik etmiş, Cumhuriyet’in kurulmasının ardından patlak veren Şeyh Sait isyanında aktif görev almış, 20 Eylül 1925’te Kırklareli’nde bulunan İkinci Süvari Tümen Kumandanlığına atanmış, Gazi Mustafa Kemal’in Kırklareli ziyaretinde İkinci Süvari Tümen Komutanı olarak onu Kırklareli’nde ilk karşılayan kişi olmuş büyük bir komutandır.
Sonraki yıllarda askeri müfettişlik görevinin ardından emekli olmuş, Türk biniciliğinin geliştirilmesinde ve milletvekili olarak Meclis’te birçok önemli faaliyette bulunmuştur. Adı, vefat haberini veren gazetelerde dahi “İlk defa İzmir’e giren kıtalarımızın süvari kumandanı” şeklinde anılmış ve hafızalarda bu sıfatıyla yer etmiştir.
Kırklareli’nde altı yıl görev yapmış bu büyük komutanın adının Kırklareli’nde bir sokak, cadde, bina vb. bir alanda yaşatılmasının bir vefa borcu olduğunu düşünmekteyim.
Askeri heyetin ardından Gar binası önünde Kırklareli Milletvekilleri Fuat Bey, Şevket Bey, Vali Mustafa Arif Bey ve Eşi ile Belediye Başkanı Şevket Bey, Gazeteci Ali Rıza Bey ve Türk Ocağı Başkanı Mehmet Beyin ellerini sıkarak halkın tezahüratları arasında otomobiline bindi ve Valilik Makamını ziyaret etmek üzere hareket ettiler.
Kırklareli Valiliğini Ziyareti
Valilik Makamına gelen Gazi Mustafa Kemal, burada bir toplantı gerçekleştirdi ve sonraki tarihlerde kendisi için “Avrupai bir validir” dediği, Nisan 1930’da Kırklareli’nde göreve başlayan Vali Mustafa Arif Bey’den Kırklareli hakkında bilgiler aldı.
Kırklareli 2.nci Süvari Tümeni Karargahını Ziyareti
Valilik Makamından ayrıldıktan sonra Yayla Caddesi üzerinde bulunan 2.nci Süvari Tümeni Karargahını ziyaret eden Gazi Mustafa Kemal, burada Tümen Komutanı Mürsel (Bakü) Paşa ve diğer askeri erkan ile askeri konular hakkında görüşerek bilgiler aldı.
Kırklareli Belediyesi’ni Ziyareti
Süvari Tümeni Karargahı çıkışında büyük sevgi gösterileri arasında otomobiline binen Gazi Mustafa Kemal, buradan hareketle bugün müze olarak kullanılan Kırklareli Belediyesi’ni ziyaret etti.
Burada Belediye Başkanı Şevket Bey (Dingiloğlu), eşi Fevricihan Hanım ile Meclis üyeleri; Ali Rıza Bey (Dursunkaya), Süreyya Bey (Harmankaya) ve eşi Makbule Hanım, Rahmi Bey (Öner) ve eşi Şükriye Hanım, Hayriye Hanım (Umay), Şükrü Bey (Perese), Kavaf Emin, Bey, Ahmet Bey (Tezel), Ahmet Ziya Bey (Çetintaş), Dr. Mehmet Can Bey (Yeniley), Bilal Bey (Güçlü), Helvacızade Hüseyin Bey, Tüccar Süleyman Bey (Gözlüklü), Haşim Bey (Peksöz), Hasan Fehmi Bey (Sakarya), Tuzcu Salih Bey, Abdullah Bey (Altınelli), Üzeyir Bey (Koçtürk), Tüfekçi Kazım Bey, Avukat Şükrü’nün kızı Nimet Hanım, Avukat Nuri Bey(Engin) ve Aziz Bey (Alagüneli) tarafından karşılandılar. Bu kişiler İstasyonda da Gazi Mustafa Kemal’i karşılayanlar arasında idiler. Belediye gönderine Cumhurbaşkanlığı forsunu Haşim Bey (Peksöz) çekti. Belediye önünden çarşı içine ve Jandarma Komutanlığına kadar dışarısı çok kalabalıktı. Gazi Mustafa Kemal, Belediye Başkanlığının bulunduğu iç odada Belediye Meclis üyelerini kabul etti.
Belediye Başkanı Şevket Bey ve Meclis üyelerine sorular yöneltti. Özellikle 1930 Yerel Seçimleri üzerinde durarak serzenişte bulundu. Daha çok çalışılması gerektiğini ve yapılanların halka anlatılmasını istedi. Görüşmeler iki buçuk saat kadar sürdü. Belediyeden ayrılırken Hayriye Alirıza Hanım ve Düyunu Umumiye Tahsildarlığından emekli Mahmut Efendi tarafından Gazi Mustafa Kemal’e dilekçe verildi. Dilekçeleri okuyan Gazi Mustafa Kemal’in Hayriye Alirıza Hanım 5-10 dakika açıklama yapması üzerine durumdan istifade eden çevredeki halk, Önderlerini yakından görme fırsatına sahip oldu.
Kırklareli Cumhuriyet Halk Fırkasını Ziyareti
Belediyeden sonraki durak ise Cumhuriyet Halk Fırkası idi. Burada ilçelerden, bucaklardan ve köylerden gelen Fırka kurulları ve halk temsilcileri tarafından karşılandı. Dört buçuk saat süren bir toplantı yapıldı. Toplantı süresince köy ve kasaba temsilcilerine ihtiyaçları hakkında sorular yöneltti. Onların dert ve şikayetlerini kendi ağızlarından dinledi. Bu uzun süren toplantıda birçok konu konuşuldu. Son olarak Gazi Mustafa Kemal yapılan yenilikler ve Serbest Fırka hakkında açıklamalar yaptı. Yapılan konuşmalarda memnun olarak toplantıdan ayrıldı.
Pınarhisar’da görevli olan, Gazi Mustafa Kemal’i görmek için Kırklareli’ne gelen İlkokul Öğretmeni Vefik (Sözen) Beyin gençliğin çok samimi ve heyecanlı hislerini ifade eden nutkuna cevaben Gazi Mustafa Kemal memnuniyetini de şu sözleri ile ifade etti.
“Kırklareli Halkı ve özellikle de gençlik adına söylenen sözlerden çok memnun oldum. Bundan dolayı teşekkür ederim. İzhar edilen heyecanın derecesini layıkıyla ifade edebilmek şu an benim için zordur. Allahaısmarladık arkadaşlar.”
Cumhuriyet Halk Fırkası Hatıra defterine de şunları yazdı.
“Kırklareli Vilayet Fırka Merkezimizde her sınıf halktan olan mümessillerle karşı karşıya geçirdiğimiz zaman benim için çok kıymetli olmuştur. Samimi ve açık konuşmamız bende unutamayacağım intibalar bıraktı. Cumhuriyet Halk Fırkası Mensuplarının Halkçılık, Devletçilik mefhumunun çok güzel, en iyi izah eden sözler köylü ve çiftçinin ağzından işitiliyor. Gördüklerimden, işittiklerimden pek ziyade memnunum.”
Gazi M. Kemal
Cumhuriyet Halk Fırkasından ayrılan, Gazi Mustafa Kemal, kendisi için Belediye binasının üst katında bir oda ve banyo hazırlanmasına karşın geceyi istasyonda bekleyen trende geçirmiştir.
Kırklareli Türk Ocağını Ziyareti
Ertesi gün (21 Aralık Pazar günü) saat 14.30’da otomobil ile Yayla Mahallesinde bulunan ve bugün, Türk Ocağı binasına gelen Gazi Mustafa Kemal burada coşkuyla karşılandı.
Kırklareli Türk Ocağında, halk ile sohbet eden Gazi Mustafa Kemal, Türk Ocaklarının fikriyatı ve milli siyaset üzerine konuşmuş milli siyasetin neden ve nasıl doğduğuna ilişkin olarak;
“Osmanlı siyaseti asırlarca pek yüksek ve parlak yaşamakla beraber yine de parçalanmaktan kendini kurtaramadı. İmparatorluğun bu sükutu karşısında pek yalnız ve mustarip kalan Türk Ulusu, kendisini kurtarabilmek için Osmanlı siyasetine tamamen zıt bir siyaset takip etti. Bu siyaset bir milli siyaset idi. Bu itibarla Türk Ocakları siyasal birer kuruluş olarak meydana gelmişlerdir. Türk Millî siyasetini takip eden teşekküllerdir.
Buna (Hars) teşekkülü denilmiş takip ettiği Hars tamamen siyasi ve millidir. Ankara’da Büyük Kurultayda bu mevzubahis oldu. Bir kısım zevat siyasi teşekkül olmadığını ifade ettiler. Bazı münakaşada bulundum ve siyasi teşekkül olduğunda ittifak ettik. Memleketi idare eden Cumhuriyet Halk Fırkası da bir teşekkül siyasidir. Esas programında birleşmiş ve fakat ayrı ayrı yollarda çalışacak bu iki teşekkülden ocakların hangi esaslar dahilinde yürüyeceği yasanın üçüncü maddesinde izah edilmiştir.”
Gazi Mustafa Kemal, ilgili kanun maddesini okuduktan sonra konuşmasına devam etmiş; “Türk Ocağı bu mefkureleri tahakkuk ettirmek için ilim, hars ve içtimaiyat sahasında mücadele ve mücahede ile mükelleftir.” konuşmasının ardından “hars” kelimesinin farklı şekillerde anlaşıldığını belirterek, Kırklareli Türk Ocağındakiler tarafından nasıl anlaşıldığı sormuş, aldığı cevaplar üzerine; “Harstan benim anladığım, bir devleti teşkil eden içtimai heyet, yani bir millet düşününüz. Bu millette kaç türlü hayat tasavvur olunabilir. Devlet hayatı, fikri hayat, iktisadi yani zirai ve ticari hayat değil mi?
Malum olduğu üzere, Osmanlı siyaseti gayr-i mütecanis maddelerden mürekkepti. Bunlardan bir halita çıkarmak mümkün olmadığı için, Osmanlı siyaseti yerine yeni bir siyaset çıktı. Bu siyaset; Milli Siyaset, Türkçülük Siyaseti idi. Bu siyaseti tamim ile beraber fikri, içtimai, iktisadi hayatı ilerletmek elzemdir ki bu üç tarzı hayatta tekemmül dereceleri birleştiği zaman o milletin harsı çıkar.
Bazıları harsla medeniyeti ayıramazlar. Bununla maksut olan devlet, fikir ve iktisadi hayattır ki bu milletin harsıdır. Malum olduğu üzere bu milletin kendine mahsus bir hususiyeti vardır. Hars bu hususiyet, bu karakterle de ifade edilir. Bence de ilmi olan şey, harsla medeniyeti birleştirmektir.
O vakit Ocakların hars itibari ile ifa edecekleri vazife kendiliğinden tezahür eder. Harsla medeniyeti birbirinden tefrik için şöyle bir misal; Bizans’ı zapt eden Türklerin Bizanslılara nazaran medeniyetin icap ettirdiği, karakter fazlalığıdır ki Türkler bu galebeyi bahşetmiştir. Türk Ocaklarının esas programları ve mefkuresi Cumhuriyet Halk Fırkasının esas ile mefkuresi ile birdir. Cumhuriyet Devrinde, Halk Fırkası tamamen aynı esasları kabul ettiğinden bu Fırkanın hars ocağı da siyasidir.
Binaheleyn ocağın programı bu şekilde malum olduktan sonra ocakların mesai programını düşünmek elzemdir. Ocaklar için temel programına istinat ederek müteferri talimatnameler yapmak muvafık olur.”
Söylemlerinden sonra “Turan” kelimesi ile ilgili açıklama ve söylemlerine devam etmiş, “Türk Ocakları millete tarihinin kutsiyetini, kendisinin asaletini, dünyaya ilk tarihi kuran kendi cedleri olduğunu anlatmaya muvaffak olduğu gün vazifesini yapmış olacaktır. Türklerden alim, dahi, mütefennin yetişmez iddiaları hakikat ile taban tabana zıttır. Garba ilk medeniyeti götüren Türklerdir.” Kırklareli Osmanlı Bankası Müdürü Asım Bey’in Ocakta (Tük Ocakları) çalışılmadığı sözlerine işaret ederek; İnsanlarda kusur ve tekasül olur. Kusurlarımızı ihtar faydalıdır. Mazide yapılmış noksanlar çoktur. Öyle olmasa idi müşkül vaziyete düşmezdik. Biz mümkün olduğu kadar az kusurlu olmaya ve çok gayretli ve fedakar olmaya çalışmalıyız. Türk Ocaklarının bulundukları yerlerde millete milliyet, ilim fikirlerini zerk ettiklerini büyük bir memnuniyetle gördüm. Kırklareli’nde halkın çok hassas, millet ve memleket işlerinde çok alakalı ve heyecanlı olduğunu gördüm. Faaliyetinizi de işittim. Burada geçirdiğim iki gün zarfında edindiğim hislerle, unutulmaz hatırlarlar sizden ayrılıyorum.” diyerek veda etmiş ve Kırklareli Türk Ocağından ayrılırken, Türk Ocağı Hatıra Defterine şunları yazmıştır.
“21-12-1930
Kırklareli Türk Ocağında çok kıymetli arkadaşlarla geçirdiğim zamanın hatırasını ölmez hislerle saklayacağım.”
Gazi M. Kemal
Ziya Gökalp İlkokulunu Ziyareti
Türk Ocağından ayrılan Gazi Mustafa Kemal, Yayla Meydanında toplanan binlerce Kırklareliliyi selamlayarak hemen yakınında bulunan Ziya Gökalp İlkokulunu (Eski Vali Faik İlköğretim Okulu, bugün butik otel olarak kullanılıyor.) ziyaret etti. Burada sınıfları dolaştı. Öğrencilere ve öğretmenlere sorular yöneltti. Ziya Gökalp İlkokulunda bir süre kaldıktan sonra, saat 15.30’da Edirne’ye gitmek üzere otomobille Kırklareli’nden ayrıldı.
Yolda başta İnece olmak üzere, birçok köyde sevgi gösterileri ile karşılanan ve onlar ile kısa süreli de olsa sohbet eden Gazi Mustafa Kemal, 25 Aralık 1930 tarihine kadar Edirne’de kaldı.
Gazi Mustafa Kemal’in Babaeski İlçemizi Ziyareti
25 Aralık 1930 Perşembe günü otomobil ile Edirne’den ayrılarak önce Havsa İlçesini, daha sonra Babaeski İlçemizi ziyaret etti. Havsa’da 15 dakika kadar Cumhuriyet Halk Partisini ziyaret etmiş daha sonra Babaeski’ye gelmiştir. Babaeski İlçemizde kendisini karşılayan kalabalığı selamlayan Gazi Mustafa Kemal, kendisine şiir okuyan bir çocuğu dinledikten sonra Belediyeyi kısa bir süre ziyaret ettikten ve toplanan kalabalığı tekrar selamladıktan sonra İstanbul’a dönmek üzere trenle ayrılmıştır.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Lüleburgaz Ziyareti
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 1937 yılında, 2.nci Dünya Savaşından önceki çalkantılı döneminde, silahlı kuvvetlerimizin hazırlık seviyesinin gözden geçirilmesi, düşman tehditlerine yönelik güç gösterisi olarak gerçekleştirilen askeri tatbikatı(Trakya Manevraları) yerinde görmek üzere, trenle Lüleburgaz istasyonuna, oradan da Büyükkarıştıran Beldesine ve Babaeski İlçemize tekrar gelmiştir.
17 Ağustos 1937 sabah manevraları takip etmiş, öğle yemeğinin ardından Çerkezköy’den trenle ile saat 13.20'de Lüleburgaz’a gelmiştir.
Burada, Başbakan İsmet İnönü, Genelkurmay Başkanı Fevzi Çakmak, Orgeneral Fahrettin Altay ve Trakya Genel Müfettişi General Kazım Dirik ile birlikte ilk kadın savaş pilotumuz Sabiha Gökçen’in de aralarında bulunduğu Lüleburgaz Tayyare Alayını ziyaret etti.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Büyükkarıştıran Ziyareti
Lüleburgaz Teyyare Alayı ziyaretinin ardından saat 16.30’da Büyükkarıştıran’a gelen Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Orgeneral Ali Sait Bey ile Büyükkarıştıran’a manevraları izlemeye gelen yerli ve yabancı asker, vekil ve diğer davetliler ile görüşmüş, Komutanlık binasında manevra komutanları ile harita üzerinde değerlendirmeler yaptıktan sonra kendilerine ayran ve şerbet ikram eden köylüleri huzurlarına davet ederek teşekkür etti.
Saat 17.30’da Büyükkarıştıran Bucağından ayrılan Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Lüleburgaz-Çorlu yolu üzerinde bulunan motorlu araçlar ve kamyonlar ile yapılan askeri sevkiyatı denetlemiştir.
KAYNAKÇA
Akçiçek Eren, Atatürk’ün Su ve Deniz Sevgisi, Ege Üniversitesi Su Ürünleri Dergisi 2005.
Akşam Gazetesi / İstanbul, 21/12/1930
Arslan Ali, Atanın Gelişi Anısına, Kırklareli Belediyesi, 2012.
Daşdemir Latif, Yurtiçi Gezilerinin Önemi ve Bilinmeyen Bir Gezi Çeşme-Ilıca Ziyareti, Ege Üniversitesi, Sosyal Bilimler Dergisi.
Doğruöz V.Türkan, Atatürk’ün Kırklareli’ne Gelişi Kon. Kırklareli 2011.
Dursunkaya, Ali Rıza, Kırklareli Vilayetini Tarih Coğrafya Kültür ve Eski Eserleri Yönünden Tetkik, C. 2, Kırklareli 1947.
Fotoğraflarla Atatürk, Genel Kurmay Başkanlığı, ATASE Daire Başkanlığı Yayınları, Ankara 2015.
Gül Muhittin, Atatürk'ün Yurt Gezileri'nin Kamuoyu Oluşturmadaki Rolü, Afyon Kocatepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, C.8, 2006.
Hakimiyeti Milliye Gazetesi / İstanbul, 19/12/1930, 20/12/1930
Karaçam Nazif, 20 Aralık 1930 Atatürk Kırklareli’nde, İstanbul 1969.
Kırklareli Valiliği, Kırklareli İl Yıllığı, Kırklareli 1967.
Kırklareli Valiliği, Kırklareli İl Yıllığı, Kırklareli 1973.
Kırklareli Valiliği, Kırklareli İl Yıllığı, Kırklareli 2000.
Kocatürk Utkan, Kaynakçalı Atatürk Günlüğü,1999.
Önder, Mehmet Atatürk’ün Yurt Gezileri, Ankara 1975.
Sontelgraf Gazetesi, 18.08.1937.
Şirin Funda Selçuk, İngilizlerin Raporlarında Atatürk’ün İlk İstanbul Ziyareti, Türkiyat Araştırmaları Dergisi
ataturkansiklopedisi.gov.tr/bilgi/mursel-baku-1881-1945
isteataturk.com
kirklareli.gov.tr
tsk.gov.tr
turkseker.gov.tr
FOTOĞRAFLAR ve BELGELER LİSTESİ
Foto. 1- Kirklareli.gov.tr
Foto. 2- Kirklareli.gov.tr
Foto. 3- Hakimiyeti Milliye Gazetesi, 19.12.1930
Foto. 4- Vakit Gazetesi, 20.12.1930
Foto. 5- wikipedia.org
Foto. 6- Tarihteburgaz.blogspot.com
Foto. 7- Kirklareli.gov.tr
Foto. 8- Kirklareli.bel.tr
Foto. 9- Kültür Bakanlığı Film Arşivi
Foto.10-Kültür Bakanlığı Film Arşivi
Foto.11-Barış Toptaş
Foto.12-Anonim
Foto.13-Kültür Bakanlığı Film Arşivi
Foto.14-Kültür Bakanlığı Film Arşivi
Foto.15-Barış Toptaş
Foto.16-Kültür Bakanlığı Film Arşivi
Foto.17-Kültür Bakanlığı Film Arşivi
Foto.18-Kültür Bakanlığı Film Arşivi
Foto.19-Kültür Bakanlığı Film Arşivi
Foto.20-Kültür Bakanlığı Film Arşivi
Foto.21-TRT
Foto.22-Barış Toptaş Arşivi
Foto.23-Barış Toptaş Arşivi
Foto.24-Türkan Doğruöz
Foto.25-isteataturk.com
Foto.26-Hakimiyeti Milliye Gazetesi, 25.12.1930
Foto.27-Akşam Gazetesi, 24.12.1930
Foto.28-Anonim
Foto.29-Devlet Arşivleri, Cumhuriyet Arşivleri,
Foto.30-TSK Fotofilm Merkezi Komutanlığı
Foto.31-Akşam Gazetesi, 18.08.1937
Foto.32- isteataturk.com
Foto.34-Son Posta Gazetesi, 18.08.1937
Foto.35-Türkan Doğruöz